İnsan tezahür etmiş doğanın sonsuz, sürekli gelişmekte olan karmaşık bir varlığıdır. Kaba maddede tezahür etmemiş olan kısmı ise henüz gizlidir. İnsanın bilinci Evren Planında değişik seviyelerde kesinlikle hareket edebilir, bu da o planın kendisine ulaşan titreşimler ölçüsünde gerçekleşir. Bu durum, maddenin değişik durumları için de geçerlidir : her biri kendi titreşimine uygun titreşim durumundan sorumludur.

İnsan şu anda bulunduğu evrim seviyesinde sadece madde planında tamamen bilinçlidir, çünkü sadece kendi fizksel bedeni ( fiziksel algılamaya iletken olan) tamamen gelişmiştir. Ancak şu andaki evrim seviyesinde insan, yaşamın astral ve mental planları anlayamasa da onlarda da aynı anda yaşamaktadır. Duygulandığınız, düşündüğünüz, ilham aldığınız anlarda o planlarda olduğunuzu bilin. İnsan ne kadar çok duygulanırsa , düşünürse bilinci fiziksel alandan astral alana – duygu dünyasına ya da mental alana – düşünce dünyasına geçmektedir. Bir asker savaş esnasında kazanma düşüncesi ve vatan sevgisi duyguları içindeyken yaralansa bile acı hissetmez çünkü o anda madde dünyasında değildir. Daha sonra, yaraları iyileşirken acı hisseder. Ya da bir bilim adamı o anda düşünce dünyasına tamamen daldığı için o anki fiziksel ve astral olguları görmeyecek – fizikte – yemek, içmek, eğlence umurunda olmayacak; duyguda – sevinç, keder, korku umurunda olmayacak. O anda kendisi mental planda yaşamaktadır.

Kısacası; insan üç planda aynı anda yaşamaktadır: fiziksel, astral ve mental planlarda ve kendi karmaşık yapısının tetiklenmesi ile birinden diğerine geçiş yapar.

Kadim bilgilere göre insanın yedi başlangıcı mevcuttur. Bu yedi başlangıç iki grupta toplanmıştır – Üç yüksek başlangıcı bir grup, diğeri – dört düşük başlangıcıdır.