Ö: Hocam, bizim gerçekten Özgür İrademiz var mı, yoksa bir şekilde biz varmış gibi mi sanıyoruz? Düşünüyorum bir süredir – sonuçta kontrat, kontratlar, karma var… Ana hatlarıyla Kader var… Ne olursa olsun deneyim ve dersler seçilmiş. Eksik birşey var burada.

U: Eksik bir şey yok. Çünkü olasılık hiçbir zaman tek değildir. Birkaç olasılıktan kişi özgür iradesi ile seçimini yapar ve yaşamına ve evrimine o seçim üzerinden devam eder.
Öyle her istediğini yapamaz, daha evvelki kutbiyeti üzerinden deneyimlerine devam eder. Önüne gelen seçenek ve olasılıklar evrim örümüdür: neyi hak ediyorsa, karşısına o olasılıklar çıkar.
İnsan kaderini değiştirebilir ancak bunu bilmek ve duymak bile istemez çünkü bunun için çok çalışması ve egosunu yenmesi gerekmektedir.
Dolayısı ile o yola götüren olasılıkları görmez veya onlar lehine seçim yapmaz.

Ö: ” Kader gayrete aşıktır ” sözü gerçekten doğru o zaman sanırım… Yaptığımız seçimlerin sonuçlarının olasılıkları şekilleniyor. Seçim ne olursa olsun sonuçları da hazır… Yarattığımız olasılıkların hepsi kayıt altına alınıyor ve sorumlulukları bize ait.

U: Evet.

Ö: İlaveten hatırlayabilmek de burada önemli bir faktör…
Hocam, çok boş hayatlarımız! Sen gibi Yaradan ne çok merhametli! Ben, bu egoyla çok sinirlenirdim İnsanoğluna! İzlemek nasıl kolay? Bu nasıl merhamet ve sabır?

U: Evet, insan yaşam sorumluluğunu aldığında bir ruhu olduğunu hatırlamaya başlar. Akabinde kendini hatırlamak için hamle yapar. Sonuçta geçmiş, şimdi ve gelecek ayni alan/zaman kontiniumunda ayni seviyeye gelir ve insan hatırlamaya başlar!

Gerisi: mucize!

Bununla bitmiyor tabii. Bu aşamaya geldiğinde yine seçenekler sunulur ve seçim yapma şansı olur. Eğer evrimi seçerse, bilgi alanları (gerçek bilgi) önüne serilir. Ve yine seçim yapar: hangi bilgiyi seçecek. Eğer güç yolu bilgisini seçerse, karanlığın kapılarını aralar ve ona göre olasılık gelecek form olur…

Eğer aidiyet, teslimiyet ve inanç yolunu seçerse, inanılmaz büyük bir güç kendisine verilir ancak o, bu gücü sadece yaratımın planı doğrultusunda kullanır, ne olursa olsun!
O zaman bir basamak daha atlar ve yine seçim yapar. Bu sefer çok daha yüksek görev, gezegenler ve galaksiler seviyesinde. Ve büyük güçlerle çalışır, kendisi de daha alt tekamül frekansı için bilgi kaynağı olur… ve böyle 9 . seviyeye kadar insan, dönüşerek devam eder. Sonrasını bilmiyoruz.

Ö: Seçim, Seçim, Seçim ve İrade!

U: Evet, ve her seçim sadece kişiye aittir: özgür irade!

Ö: Geçen söylemiştiniz Sevgili Dünya Anne – geçiş kolay olmayacak – dedi diye. Niye olsun ki şu anda? Gerçek uyananlar sanırım parmakla bile sayılmayacak kadar az… Evet her an her şey değişebilir ama Hak şu anda hem bir muamma hem de bu kadar sanırım…

U: Değişik kitleler için farklı olacak…

Ö: Önce bireysel sonra kollektif varoluşumuz. Ama hep kollektife bağlıyız AN’da.

U: Kollektife bağlıyız çünkü Sevgi ve Merhameti öğrenmemiz gerekir. Öğrendiğimizde artık kollektif biter, Ben Bize dönüşür, yani ruh saçaklanan parçaları ile birleşir. O zaman da Kozmik hizmet başlar.

Çok güzel, değil mi? İlahi Adalet!

Ö: Evet hocam! Bu Sevgi ve Merhamet o kadar büyük ki her saniye yine yeniden başlıyor. Tabii ki sonsuza kadar değil. Her şeyin bir bedeli var.

U: Sevgi ve Merhametin bedeli Sonsuzluk, Ölümsüzlük, Mutluluk!

Ö: İlahi Adalet, çok büyük bir anlam taşıyor! AN’da ve Sonsuzlukta ilahi adalet…
Çok çalışmamız gerekiyor çok!

U: Ne güzel, çok çalışmak demek, çokça O’nu hatırlamak demek.

Ö: Amin hocam! Ben şimdi tekrar düşünüyorum… Hesap verebilmek istiyorum. Sonsuz kere bükülmek istiyorum!

U: Esnemek çok güzel! Sonra da şeffaf olmak…

Ö: Evet hocam. Şeffaf olunca ne de hafif hissediyor bu topraktan gelen…

U: Evet, o zaman da toprak değişir ve kristale dönüşür… Muhteşem bir evrim Planı !

Ö: Bunu hep hatırlayacağım! Hep toprak olmak zorunda değiliz!

U: Harika!

Zehra USANMAZ

01:09

30.04.25