Connect with us

TEBLİĞLER

ANADOLU MİSYONU HARLASIN!

Alandaki Her şey bir birine hizalandığında , rehberler alana indiğinde açıldı binlerce yıldır beklenen değişim atımı. Harladı ANADOLU ALANININ MİSYONU . Bu 3.cü harlamasıydı. Birincisi en zoruydu ve onu harlatanlar: MUSTAFA KEMAL ATATÜRK , BEDRİ RUHSELMAN, Bedri Bey’in medyumları ve bir celsede bu açılım için yaşamını feda eden 18 yaşındaki Medyum kız ,KUVA’İ MİLLİYE takımında görülen bir çok ULU IRKIN ASKERLERİ…

Published

on

Alandaki Her şey bir birine hizalandığında , rehberler alana indiğinde açıldı binlerce yıldır beklenen değişim atımı. Harladı ANADOLU ALANININ MİSYONU . Bu 3.cü harlamasıydı. Birincisi en zoruydu ve onu harlatanlar: MUSTAFA KEMAL ATATÜRK , BEDRİ RUHSELMAN, Bedri Bey’in medyumları ve bir celsede bu açılım için yaşamını feda eden 18 yaşındaki Medyum kız ,KUVA’İ MİLLİYE takımında görülen bir çok ULU IRKIN ASKERLERİ…
İkincisinde görev alanlar : ERGÜN ARIKDAL , MEHMET SANCAR , GÜVEN ERER, AHMET HIZVEREN  ve ismini bilmediğimiz bir çok adanmış varlık… Onları saygı ile anıyoruz !
Alana gelen rehberler: Mısır Karenası, Maat, Toth, Atalanta İkizleri, Galaktik 144000 Takımı, Yüksek Evrim Konseyi, Yeni Dünya Yapılandırma Konseyi, Galaktik Konseyler ve  Rehberler…
Atlantis zamanından bu yana – M.Ö. 9600 dan, Yükseliş alanı olarak seçilmiş olan Anadolu alanı bir misyon ile yüklenmiştir. Bu misyon doğrultusunda bu alanın topraklarında yaşamış olan Yüksek Misyonun parçası olan bir çok ırk göstermiş oldukları Maddede Eylem – takdire değer performansları ile alanı hazırlamış ve yüksek frekans titreşimleri  kendileri üzerinden sindirmeye çalışmıştır.
Anadolu Misyonu MAAT DENGE ALANINDAN harlatıldı. Bu birinci ateşleme eter enerjinin Agni girdapları – serin ateş – gül sembolü ile alanlara materyalizasyonu işlemi  Yeni Dünya ve Altın Gezegen formatının oluşturulabilmesi için gereken hammaddenin alana yansıması ve insanın kullanımına hazırlanması için yapıldı.
Yeni türlerin oluşması (bitki v.s.) , Tezahür etmiş Maddenin frekans yükseltmesi ve dolayısı ile form değiştirmesi- geliştirmesi, İnsanın yeni 12 Sarmal DNA sının yapılandırılması gibi gereksinimlerin başlatılması hedeflenmiştir. Alana dev bir gökkuşağı Bolluk Meşalesi yakılıp bunun tüm Anadolu Alanına yayılması hedeflenmiş ve başlatılmıştır. Görevlileri elbette ki zamanları geldiğinde göreve katılacaktır.
Fiziksel veya enerjisel olarak katılanların tümüne teşekkürler. Misyonumuz Hayırlı ve uğurlu olsun . Gerçekleşmiştir.
Zehra Usanmaz
07.11.2015 , Cumartesi
Continue Reading
Click to comment

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

TEBLİĞLER

TANRISALLIK OKULU DERSLERİNDEN

Evrimin belli aşamalarında maddeyi evrimleştiren “Zeki” kitle tarafından belirlenen “oyun” kuralları frekansları düşük olduğunda, o alandaki Gelecek frekansları da düşer (kötü gelecek form olur). Matriks’in yazılımının lineer formu doğrultusunda gelecek yoğunluk frekansları, o andaki dünya gezegeni giriş seviyesi frekanslarından daha düşük olur.

Published

on

By

 

Evrimin belli aşamalarında maddeyi evrimleştiren “Zeki” kitle tarafından belirlenen “oyun” kuralları frekansları düşük olduğunda, o alandaki Gelecek frekansları da düşer  (kötü gelecek form olur). Matriks’in yazılımının lineer formu doğrultusunda gelecek yoğunluk frekansları, o andaki dünya gezegeni giriş seviyesi frekanslarından daha düşük olur.

Böyle bir alanda ileriye evrim yapılabilmesi için o alana başka yüksek frekans alanlarından varlıklar gelmeye başlar. Ancak gezegenin düşük giriş frekansı ile taşıdıkları yüksek frekansların senkronize olabilmesi ve ve dünyaya giriş yapabilmeleri için bu varlıkların bireysel frekansları düşer ve bundan dolayı enerjilerinin bir kısmını kaybederler ve unutkanlık sürecine düşerler.

Korkunç bir yıkım gerçekleşir. Bu varlıkların duygusal bedenleri bozulur ve bu durum bu insanları Birey olarak form eden bileşenlere böler. Yani BİZ formu, BEN formuna dönüşür.

Bulunduğumuz bu yoğunluk seviyesinde var olan her bir insanın bireysel psikolojisinde böyle bileşenler mevcut. Bu bileşenler sayesinde frekansı düşük alanlarda, bu alanların frekanslarını yükseltmek için ve iyi bir gelecek oluşturmak için insanın bu kendi bileşenlerini kusursuz olarak dengelemesi gerekmektedir. Bu bileşenler şöyledir:
İÇSEL SAVAŞÇI
İÇSEL BİLGE
İÇSEL EMEKÇİ
İÇSEL ÇOCUK

Bunların aralarındaki blokajların kaldırılması ve dengelenmesi kusursuz kimliği oluşturacak ve gelecek iyi olarak form olacaktır… Daha sonraki aşama da: kişiliği egodan silmek olacaktır. İşte o zaman Ben Biz’e dönüşecek ve insan Yükselmiş Usta aşamasına geçebilecektir.

TANRISALLIK OKULU DERSLERİNDEN tebliğdir.
01.10.2025
Zehra Usanmaz

Continue Reading

TEBLİĞLER

TANRISALLIK OKULU 2. DERSLERİNDEN

Bizim evrenimizde 12 boyut mevcuttur; bunların her birinde de 12 ton vardır. Ölümden sonra biz dördüncü boyutun üçüncü ve dördüncü ton’una gidiyoruz. Bu ton’larda biz hala ışık ve karanlık illüzyonu içerisindeyiz ve bu kutupların var olması aşamasını uzatmaktayız. Ancak yükseliş durumunda biz bu tonları geçip Beyaz Kardeşlik kavramı alanlarına geçebiliyoruz.

Published

on

By

Bizim evrenimizde 12 boyut mevcuttur; bunların her birinde de 12 ton vardır. Ölümden sonra biz dördüncü boyutun üçüncü ve dördüncü ton’una gidiyoruz. Bu ton’larda biz hala ışık ve karanlık illüzyonu içerisindeyiz ve bu kutupların var olması aşamasını uzatmaktayız. Ancak yükseliş durumunda biz bu tonları geçip Beyaz Kardeşlik kavramı alanlarına geçebiliyoruz.
Yaşam nehri orta gökleri yüksek göklerden ayırmaktadır. Yükselirken biz dünyada var olmanın orta ve yüksek seviyelerinin sınırlarını aşıyoruz. Bu nehir Sevginin yoğunlaşmış formudur. Onun içinden geçerek biz ebediyen değişiyoruz. İşte bu: gerçek vaftizdir. Eğer dönmeye ve insanlar arasında yaşamaya karar verirsek, artık eskisi gibi olamayız…

Tanrısallık Okulu 2. derslerinden
Zehra Usanmaz
Sistem sahibi

Continue Reading

TEBLİĞLER

Çekici Güç İRADE’dir…

Kişilik, tüm enkarnasyonlarda elde etmiş olduğumuz bir kriter. Kimlik ise; o anda yaşadığımız enkarnasyonda oluşturduğumuz kriterdir. Kişilik dengesiz de olabilir, dengeli de olabilir. Bu, ışığın ve karanlığın içimizde barındırdığımız dengesi ve seçtiğimiz dengeler doğrultusunda gidebilir.

Published

on

By

 

Kişilik, tüm enkarnasyonlarda elde etmiş olduğumuz bir kriter. Kimlik ise; o anda yaşadığımız enkarnasyonda oluşturduğumuz kriterdir. Kişilik dengesiz de olabilir, dengeli de olabilir. Bu, ışığın ve karanlığın içimizde barındırdığımız dengesi ve seçtiğimiz dengeler doğrultusunda gidebilir. Yani insan temiz bir kağıt gibi gelir dünya deneyimine, bu kimlik olsun. Ancak bu kitabın, sayfanın önceden yazılmış sayfaları kişiliktir. Bu öncekiler ille de altın mürekkeple yazılmayabilir, yani kişilik ilahi etiği taşımayabilir. O zaman sansara devam eder. Kişi; doğum/ölüm zincirini kıramaz. Ancak ışık taşıyabilecek frekansı belli bir seviyeye geldiğinde, ölümsüzlük gerçekleşir.

İşte, gelmiş olduğu evrim seviyesi, olması gereken seviyeden farklı ise ve en son bulunduğu yaşamda “yukarıda” kendini düzeltmek için yaptığı kontratlardan farklı davranıyorsa, kimlik ve kişilik bölünmesi yaşanır çünkü frekanslar kaos frekansıdır, gel gitleri çoktur. Stabil tutunamaz insan, yüzeysel yaşar.

Buradaki tek çekici, İRADE’dir. İnsanı ileriye ve dengeye götürebilecek tek çekici!!!!

İrade kullanan insan 3K’yı özümseme/asimile etme fırsatı yakalar. Ancak desteğe ihtiyacı olur. Bu destek de AİDİYET, TESLİMİYET, İNANÇ olgularından geçer ki, bunlar duygu beden ile de bağlantılıdır, yani HİS ile, yani kalbin ötesine bağlanır. Birçok insan, bilgi bilmeden, sadece burası aracılığı ile evrim yapar.

Zehra USANMAZ

Continue Reading

Trending